UN HELVASI



Çok zaman oldu mutfağa girip kendim için ya da bir başkası için severek aşkla bir şeyler yapmayalı. Pişirdiğim yaptığım bir şeylerle ilgili yazmayalı ise çok daha uzun oldu. Neredeyse bir yıl olmuş...

Bir yılda hayat ne kadar değişir gibi bir soruya birisi her şey derken, diğer birisi hiçbir şey diyecektir. Yıllar boyunca benim için de bunun cevabı "Pek bir şey değil" idi. Ama son yıllarda 1 gece de bile hayatım o kadar değişti ki, 1 yıl çok iddialı bir zaman dilimi benim için. Burayı ilk açtığımda mutfakta geçirdiğim keyifli  zamanları birileriyle paylaşıyor olmak çok heyecanlandırmıştı beni. Onun temelinde de yaptığım şeyleri birilerinin tattığı ve beğendiği anı deneyimlemek aşırı keyif veriyordu bana. Ama sanırım ne pişirmek ne yemek ne de bunu yazmak eskisi gibi keyif vermiyor artık. Düşüncelerim ve hislerim hayatımın kontrolünü ele almış durumda. Az da olsa bir şeyler pişirmek sadece "anlık iyi vakit geçirme kapsülleri" benim için. İşin garibi insan elinde mevcut olanları kaybettikçe, kaybettiklerine üzülürken diğer yandan elinde kalan az ama öz olan şeylerin kıymetini bilmeye başlıyor. Daha önce "sıradan" olan her şey anlam kazanmaya başlıyor.

İşte, mutfağa girebilmek, herhangi bir tarifi okuyup olan malzemelerle bir şeyler yapıp, bunu hâlen hayatımızda olan sevdiğimiz bir kaç kişiyle bile olsa paylaşabiliyor olmak artık çok daha kıymetli ve anlamlı. Sizin için de öyleyse bu küçük kapsülü alıp her ihtiyacınız olduğunda kullanıp mutlu olmaya çalışın. Bu kadar çok acının içinde zaten o kadar az mutluluk var ki, hâlâ fırsat varken onları yaşamamak tüm mutluluklara haksızlıktır bence.

Atalarımızın da tee o zamanlarda farkettiği "Un var şeker var yağ  var, o zaman neden helva yapmıyorsun?" klişesince; annemin çok güzel yaptığı, benim her zamanki gibi onun reçetelerinin yağını ve şekerini artırmamla devam eden beraber tarif yapma seramonimize "Un helvası" ile devam ediyoruz :) Benden, en az malzemeyle en derin lezzetleri yakalamayı sevenlere gelsin! :)

































UN HELVASI

Unu kavurma esnasında istediğiniz renk tonuna göre kavurabilirsiniz. Biz genelde çok kavrulmuş seviyoruz. Ama burada önemli olan tencerede kuru olarak kavrulan un şerbetle birleşince bir kaç ton açılıyor rengi. Ulaşmak istediğiniz renkten bir ya da iki ton daha koyu olacak şekilde kavurursanız mutlu sona ulaşabilirsiniz :) Bu işlemi bir kaç kez deneyimleyerek hem sevdiğiniz kavrukluk ayarını hem de ona ne kadar sürede ulaşabileceğinizi öğrenebilirsiniz.  Şöyle bir tüyo vermişti annem bana ilk helva yapmayı öğretirken, kavurduğum undan bir parça alıp şerbetin içine bırakınca renginin ne kadar açıldığını görebiliyoruz! Ta daa işte aradığımız şey :)



Malzemeler

  • 2 su bardağı un
  • 200 gr tereyağ
  • 100 ml sıvıyağ
  • 2 su bardağı şeker
  • 2 su bardağı kaynar su    


Yapılışı

  • Tereyağını ve sıvıyağını geniş bir tencere koyup tereyağını eritin
  • Bir taraftan da derin bir kaba kaynar suyu ve şekeri koyup şeker tamamen eriyene kadar ara ara karıştırın
  • Unu yağa ekleyip kısık ateşte rengi oldukça koyulaşana kadar kavurun
  • Derin bir kaba kaynar suyu ve şekeri koyup şeker tamamen eriyene kadar ara ara karıştırın
  • İstenilen kavrukluğa ulaşan unun altını kapatıp dikkatli bir şekilde şerbetini(yani şeker ve su karışımını) ekleyin. Gerçekten dikkatli olun fena cosslar :) 
  • Hızlı hızlı karıştırıp topak kalmayacak şekilde şerbeti tüm una yedirin
  • Şerbetini çok hızlı şekilde çekecektir. Çektikten sonra ağzını kapatıp en az 15 dakika bir mutfak bezine sarıp demlenmeye bırakın 
 NOT: İsteğe göre fındık fıstık ve türevlerini de ekleyebilirsiniz tabisi. Afiyet bal şeker olsun inşallah :))



Bir tutam umut ve mutluluk dileği ile...




Yorumlar

Popüler Yayınlar